2019-2020 eğitim-öğretim dönemi 09 Eylül pazartesi okulların ders zili ile başladı.İlk haftanın oryantasyon süreci olarak öğrencilerin okula, öğretmenine ve yeni arkadaşlarına alışması ve uyum sağlaması açıcından çok önemli olduğunu bilmeliyiz. Burada oryantasyon sürecinin sadece ilköğretim ve üstü eğitim alan öğrencilerimiz için değil, kreş eğitimi başlayan miniklerimiz için de aynı öneme sahip olduğunu söyleyebiliriz. Okulun ilk günü ve devamındaki haftasında kreşten veya okuldan gelen çocuklarımız mutsuz ve kaygılı ise o gün aileler tedirgin olmakta ve ufak çaplı ilk kriz sinyali vermektedir.

Ebeveynler evde, öğretmenler ise okulda doğru bir süreç yönetimi yaparlarsa öğrencilerin ve kreş eğitimi alan minik bireylerimizin kaygıları, korkuları ve stresleri azalmakla birlikte keyifli bir dönem geçirmek mümkün hale gelmektedir. Peki,okul döneminde çocuklardaki kaygı ve uyum sorunu için neler yapılmalı? Gelin bunları genel hatlarıyla kısa kısa değerlendirelim…

Öncelikle öğrencilerimize öğretmenler olarak yine çocuklarımıza ebeveynler olarak empati ile yaklaşarak sürece başlayalım. Düşünün ki hiç daha önce gitmediğiniz bir yere gittiniz. Kurallarını, düzenini, insanların yapısını, arkadaşlık ortamını bilmiyoruz. Önce gözlem yapıp inceler sonra uyum sağlarız. Tabi ki bu aşamalar bazı kişilerde çok uzun surede aşılırken bazılarımızda süre daha kısadır ve hemen uyum sağlarız. Fakat ilk zamanlar gözümüz kapalı ortama ve kişilere güvenimiz hemen oluşmaz. İşte tam da bu noktada çocuklarımızı düşünelim ki verdiğimiz örnekte yetişkinleri örnekledik yani belli bir olgunluk aşamasında olanları öyle ki çocuklar bu aşamaları daha tamamlamadılar.

Sosyolojik açıdan 2000’lerden sonra (etkisi 1980 itibariyle başladı) kentsel yaşamın etkisiyle çocuklar daha az sokakta veya bir park ortamında oyun oynayarak vakit geçirmektedir. (resmi rakamlar bu sürenin okul öncesi dönemde 1,5 saat olduğunu söylüyor!!!) Bu ne anlama geliyor biliyor musunuz?

Çocuklar daha az sosyalleşiyor, sosyal ve bilinçsel becerileri daha yavaş ilerliyor ve daha birçok sonuç bu tablodan çıkartılabilir. O yüzden size okuldaki ilk gününüzü düşünün demedim başka bir hayal kurdurdum çünkü sizin okul döneminizde okula adaptasyon, uyum sağlama vb. konularda bir kaygı probleminiz yoktu ya da çok azdı. Fakat günümüzde çocuklar sosyal fobi gibi sorunlara karşı daha savunmasız ve onlar için okul dönemi ekstra çaba gerektiren bir süreç. Hal böyleyken okullarında ilk haftayı bitiren çocuklarımızla akşam yemeğinde ve sonrasında göz teması kurarak konuşmalı ve onları anladığımızı söylemeliyiz.

Bu sürecin uzun sürmeyeceğini yeni arkadaşlıklar edinmenin ona iyi geleceğini ve olumlu birçok yönü çok abartıya kaçmadan bir arkadaşımızla sohbet eder gibi nezaketli ve samimi bir şekilde anlatmalıyız. Bir süre sonra çocuğunuzun okuldaki bir olayı heyecanla size anlatmasını ister miydiniz?

Peki, önce siz modellik yapsanız nasıl olur? Harika olur. Evet küçük şeylerden mutlu olmak ve bunu çocuklarınızla paylaşmak, iş yerinizdeki deneyimlediğiniz bir olayı( ama dedikoduvari değil!) ona sohbet eşliğinde anlatın, göreceksiniz o da okuldaki kaygısına değil deneyimlediği konulara odaklanıp sizinle paylaşmak isteyecek.

Hadi bu hafta bu konuya odaklanalım hep birlikte, haftaya da daha zor durumlarla örneğin çocuklarda öfke problemi gibi bir durumla karşılaştığımızda neler yapalım onu değerlendirelim. Sevgi ve huzurla kalın…

Filiz EKER
Finans Uzmanı / Sosyolog

silifkegundem.com üzerindeki ilgili yazıma buradan ulaşabilirsiniz.

0 0 vote
Puanlama
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments